Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş: ‘Bu insanların yediklerine, içtiklerine, giydiklerine, gezdiklerine, ağladıklarına, güldüklerine karışma kardeşim’
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, Çanakkale’de vatandaşlara seslenerek, “Sayın Cumhurbaşkanı ‘Bu bir siyasi rekabettir, kavgaya çevirmemeliyiz’ diyor. Ertesi gün bakarsınız hakaret falan kalmaz Ankara’nın bazı semtlerinde işi o kadar ileri götürürler ki ‘Kendilerini muhafazakar zannediyorlar ama muhafazakarlıkları da çifte standarttır. Ne istediklerini görmüyorlar, ‘Şampanyayla kutlayacaklar’ diyorlar.
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, bugün Çanakkale’de miting düzenledi. Mahsur Yavaş mitingde şunları söyledi:
“OY VERENLER AZİZ Mİ OLACAK VE OY VERMEYENLER”
“Ben ilk mitingimi burada yaptım, o günden beri günde 3-4 kez gidiyoruz. Biraz sesimizi kaybettik ama ses bu millete bir hiç. İlk mitinge de çoğunuz geldi. Seçim zamanı, ‘mevsimlik milliyetçiler’ yükseliyor, muhafazakarlığın dozu artıyor, ne yapacaklarını söylemek yerine hep kin, iftira, hakaretlerle uğraşıyoruz. Başarılı olmak için bunlara gerek yok. Oy verenler mi yapacak? Adeta ikiye bölünmüş olan ülkemizde aziz olun, oy vermeyen hain olsun Böyle bir tarzımız yok.Şimdiye kadar Cumhur İttifakından her şeyi duyduk ama Milletin ağzından tek bir kötü söz çıkmadı. Cumhur İttifakı’ndan Cumhur İttifakı’na karşı dediler. Onlar gibi düşünmediğimiz için, farklı oy kullanacağımız için ‘illetle, zilletle, hainle, teröristle işbirliği yapan’ oluyoruz. Bu milletin yarısından fazlasına kimse söylemedi. , Teröre böyle eğilemezsiniz, ‘Dağda 85 terörist kaldı, ayakkabı numaralarına kadar biliyoruz’ diyorsunuz. O zaman Türkiye’nin yarısını terörle işbirliği yapmakla itham ediyorsunuz, bunun adı siyaset değil, sıkışınca bu siyasete başvuruyorlar.
“YEDEK GÜÇLER VAR”
Biliyorsun, yedek güçleri var. Sıkıştıkça iftiraya başvururlar, sıkışınca birilerinden yardım isterler. Kimden yardım istediler? Bingöl’de 33 askerimizi şehit eden ve bu olayı planlayan Osman Öcalan’ı televizyonda gösterdiler mi? AK Parti’ye oy almak için bunu yaptılar. HDP’li Ahmet Türk bugün açıkladı. Akşener Başkanımız geçen hafta inkar içinde olduklarını söyledi. Ahmet Türk bugün diyor ki, ‘Yine mahsur kaldılar, İmralı’ya gittiler. Oy istiyorlar, İmralı’dan takviye bekliyorlar’ diyor. Ama yine de teröristle işbirliği yapan bizleriz. Bu parti, İYİ Parti, Cumhuriyetin kuruluş bedellerine sadık bir partidir. Ne böler ne de bölünmeye izin verir. PKK’nın HDP içindeki uzantıları da var. Onlar da ‘Bebek katili ortaya çıkacak’ diyerek başladılar. Geç baba. Nereye oy verirseniz verin bebek katili asla ortaya çıkmayacak.
“BU İNSANLARIN YİYECEKLERİNE, İÇECEKLERİNE, GİYENLERE, İZLEYENLERE, AĞLAYANLARA, GÜLENLERE, GÜLENLERE, GÜLENLERE BULUŞMAYIN ağabey”
Sahte belgeler yapmaya başladılar. Kemal Bey ile Akşener’in fotoğrafını koydular, “Bunlar gelirse bunlar çıkar” diye ortalığı karıştırıyorlar. Yaparsanız bu ülkede oy almak için o bebek katilini ortadan kaldırırsınız. Zaman zaman Sayın Cumhurbaşkanı ‘Bu bir siyasi rekabettir, kavgaya çevirmemeliyiz’ diyor. Ertesi gün bakarsınız yemeyiz diye hakaret yok. Ankara’nın bazı semtlerinde ‘Müslüman mı yoksa kâfir mi seçeceksin’ diyecek kadar ileri götürüyorlar. Sadece muhafazakar olduklarını düşünüyorlar ama muhafazakarlıkları da bir çifte standart. İstediklerini görürler, istediklerini görmezler. Şampanya ile kutlayacaklarını söylüyorlar. Bu insanların yediklerine, içtiklerine, giydiklerine, gezdiklerine, ağladıklarına, güldüklerine karışma kardeşim. HÜDA PAR’ın görüşleri PKK’nın görüşleri ile birebir aynı. Yanına aldın. Bunu nasıl açıklayacaksın? Yıllar önce, ‘İktidarda kalmak için rahip cübbesi bile giyiyorum’ mu dediler? Bu ikiyüzlü siyasettir. Ne isen o ol, dürüst ol diyoruz.
“Yönetimde bulunanlara bakın, 20 yıl önce oturdukları yerde mi oturuyorlar”
Arkasına saklanarak ‘PKK, PKK’ diyerek siyaset yapıyorlar. PKK’nın arkasında açlıktan, geçimsizlikten, işsizlikten, torpilden, beceriksizlikten söz edilmesini istemiyorlar. Yönetimde olanlara bir bakın, 20 yıl önce oturdukları yerde mi oturuyorlar? 20 yıl önce kullandıkları arabalara biniyor mu? Çocukları nerede okuyor? Öyle bir iddiayla geldiniz ki tüm Türkiye’yi zenginleştirip, Türkiye’yi cennete çevireceksiniz; cehennemi yaşıyorsun Bu gençler size de sahip olsun. Bu gençler artık hayal kuramaz hale geldi. Bu gençler telefonu, evi, arabayı en iyi şekilde kullanmak zorunda. Tatilde yurt dışına gitmesi gerekiyor. Bu işi sadece sizin çocuklarınız mı yapacak? Eski bir başbakan ‘Bunlar gayri milli’ diyor, çocuğunun serveti yurt dışında. Turkcell’den 100 bin euro maaş alan eski bir bakan; kızı eski bakan, bir yerde 40 bin lira, yönetim kurulu… Bir çocuğu da külliyede çift maaş alıyor. Devam etmelerini istiyorlar. İnsanlar çocuklarına iş ararken iki üç maaş alıyorlar… Bırakmak istemiyorlar.”
